ISTANBUL'DAN HAFTA SONU KAÇIŞI - ÇAMLIKOY TABIAT PARKI
2015 yılının Eylül ayında eşimle ilk kampımızı yapmıştık.O zamanlar hiç kamp malzememiz yoktu, grupla kamp yapan bir facebook grubuna dahil olmuştuk, çadırımızı ve tulumlarımızı onlardan kiralamıştık.İlk kamp rotamız Çamlıköy Tabiat Parkı’ydı.İlk kampımızda
çok güzel anılar biriktirmiştik ve kampçılığı çok sevmiştik.Bu hafta sonu
İstanbul’dan kaçış rotamız tekrar Çamlıköy Tabiat Parkı olsun dedik.Cuma
akşamından önlü arkalı iki aile yola çıktık.Yol evden yaklaşık 2,5 saat sürdü.Kamp
alanına geldiğimizde çadırımızı tesisin sonuna dogru kurduk ve dogayla başbaşa olduğumuz
çok güzel bir sohbet masası kurduk.
Aral’ın huyudur hergün 6.30 da kalkar tabi onunla beraber ben
de kalkmak zorunda kalıyorum.Çadırdan çıktığımızda etrafımızdaki çadır
sayısının arttığını farkettim ama yine de çok göze batacak gibi değildi.Ama
ilerleyen saatlerde piknikçilerin de gelmesiyle mangal dumanı kokularına maruz
kalmaya başladık ve kendimizi kumsala attık.Deniz çok sıcak ve sıgdı.Tam da
aral içindi.oglum özgürce bir suya bir kuma koştu.Tek sıkıntısı suyun kumsala
yakın yerinde olan ufak ısıran deniz böcekleriydi.
Akşama dogru güneşin de batmasıyla kamp yerimize geçtik ve
içerinin daha da kalabalıklaştığını
gördük.Her yer insan kaynıyordu.Suriyeliler bile ögrenmişler burayı, 34 plaka
araçlarıyla gelmişlerdi.Dibimize de 3 araba geln bir aile kamp kurmuştu.İnsan
profili yerlerdeydi resmen.Bağırış çağırış, tuvaletlerdeki pislik, etraftaki
çöpler…herşey korku filmi gibi olmaya başlamıştı bizim için.Akşam yemeğimizi yedikten
sonra masamızda yine sohbetimizi yaptık.her ne olursa olsun dogada olmak çok güzeldi
bizim için.Pazar sabahı da ortalık iyice kalabalıklaşmadan resmen oradan kaçtık.
0 yorum